Hayat Kreş ve Gündüz Bakımevi’ni ikinci şubesini açtığı Antepi’da ziyaret ettik. Kurucu müdür İbrahim Hakan Demirkan ve kreş hocalarıyla samimi ve sıcak bir ortamda yaptığımız röportajda kreşle ilgili her şeyi konuştuk.

İşte Kurucu Müdür İbrahim Hakan Demirkan bize anlattıkları:

Yeğenimize kreş bulamayınca kreş açma kararı aldık.

1993 yılında Gaziantep’te doğdum. Lise eğitimine kadar Gaziantep’te bulundum. Üniversiteyi Niğde’de jeoloji bölümünde okudum. 2016 yılında yeğenimize kreş ararken bu işe girdik. Yeğenim biraz konuşma güçlüğü çekiyordu. Aradığımız kreşler bizi tatmin edecek düzeyde değildi. Bizde “madem durum böyle, biz bu işe kendimiz girelim” dedik ve başladık.

İlk yerimizi yeğenimiz sayesinde açtık. 3 yaşında konuşma güçlüğü çekiyordu. Biraz da hareketli bir çocuktu. Eğitim açısından hiç biri bizi tatmin edemeyince biz açmaya karar verdik. Dediğim gibi bu işte çocukların  ilerlediğini görünce devam ettik ve ikinci şubemizi açmak nasip oldu.

Çocuklarımızı ilkokula hazırlıyoruz.

Biz kreş olarak sadece dışardan bilindiği gibi çocukların bakıldığı, gelip otursun, oynasın, gitsin amacıyla değil de bunun yanında çocuk ilkokula ön hazırlık yapacak şekilde yetiştiriyoruz. İlkokula başladıkları zaman belli alt yapıları olacak şekilde eğitim veriyoruz. Bunun için müzik öğretmenimizle müzik dersi, İngilizce öğretmenimizle İngilizce dersi, değerler dersiyle örf-adet ve terbiye dersleri veriyoruz. Bunların yanında psikoloğumuzla bunları destekliyoruz . Biz çocuklara eğitim amaçlı bir sistem uyguluyoruz. Az sayılı öğrencimizde çok sayılı bir personel kadrosuyla hizmet veriyoruz. Onun haricinde çocuklarımıza hobi bahçelerinde ürün yetiştiriyoruz.

Doğa ile iç içe organik ürünlerle çocukları besliyoruz.

Hobi bahçelerinde her sınıf için bir hobi bahçemiz var. Ayrı ayrı bölümlerde, her bahçede ayrı ekimler yapılıyor. Onun haricinde tavuklarımız var. Çocuklar tavukları besliyor onların yumurtaları ile de kendileri besleniyor. Özellikle çocuklarımızın organik beslenmesine çok önem veriyoruz. Bizim yiyeceklerimizin hepsi organik ve asla hazır dondurulmuş gıdalar kullanmıyoruz. Bizim yiyeceklerimiz  yoğurt, süt, sebze ve meyvelerin hepsi köyden geliyor. Zeytinler paket halinde değil direk köylerden geliyor. Çocuklarımızın mutlu ve sosyal olması lazım. Buraya  çok mutlu gelmesi lazım. Çocuklar mutlu bir şekilde koşup kreşe geldiğinde kreş başarılı olmuştur. İnanın bizi kıskanan velilerimiz var. Çünkü çocuk gitmek istemiyor.

İngilizce ve değerler eğitimi veriyoruz.

İngilizce eğitimde yaş gruplarına göre değişiyor. Tabi biz çocuklarımızdan İngilizce konuşmasını beklemiyoruz. İngilizce için alt yapıyı hazırlıyoruz. Müzik dersinde, piyano, keman gibi enstürümanları çalmayı öğreniyorlar.

Üstün zekalı çocuklar için okul açacağız.

Eğitimde daha öncede dediğim gibi sadece kreş eğitimiyle yetinmeyeceğiz. İleriki dönemlerde üstün zekalılar için bir ilkokul ve ortaokul yapmayı düşünüyoruz. Bunun için çalışmalarımız başladı. Biliyorsunuz, üstün zekalılar için şuan devlet okullarında 90-110 IQ seviyelerinde eğitim veriliyor. Üstün zekalıların seviyesi ise 120 IQ seviyesinde sonra başlıyor. Bu çocuklar için yapılan bazı araştırmalar var. Okullarda yapılan eğitim,  üstün zekalı çocukları köreltiyor. Bizde eğitim programımızı üstün zekalılara göre yapalım diyoruz. Üstün zekalıların sınıfına normal düzeydeki öğrencilerimizi de koymayı düşünüyoruz. Üstün zekalılar köreleceğine, diğerleri bu üstün zekalılar ile gelişsin istiyoruz. Bu tarz bir eğitim programı üstüne düşünüyoruz. Bir yıl içinde bu okula başlayacağız.

Bir bütün olarak gelişime inanıyoruz.

Şimdi çocuk bu yaşta gelişirken aslında sadece kendi akranlarıyla gelişmiyor bunun dışında çocuğun beslenmesi, çocuğun yaptığı aktiviteler, aldığı eğitimler, oyunlar bunların hepsinin bit bütün olarak bulunması gerekiyor. Biz burada çocuklarımıza sabah kahvaltısı, öğle yemeği ve ikindi yemeği veriyoruz. Bu beslenmeyi aşçılarımızla aylık belirlediğimiz yemek listesine uyarak gerçekleştiriyoruz. Yemek birinci şey çocuklarda. Mide beslenmesi ve zeka beslenmesi en önemli şey çocuklarda.